Nazım Hikmet Moskova'da anıldı
Dünyaca ünlü şair Nazım Hikmet, ölümünün 48. yılında Moskova'daki mezarı başında yüzlerce kişinin katıldığı törenle anıldı.
Alışmadık Alışmayacağız
Moskova'da daha çok popüler isimlerin defnedildiği Novodeviçi Mezarlığı'nda Rus-Türk İşadamları Birliği'nin (RTİB) Türkiye'deki Nazım Hikmet Vakfı'nın desteğiyle düzenlendiği törene Türkiye'nin Moskova Büyükelçisi Aydın Sezgin, gazeteci-yazar Hıfzı Topuz, ses sanatçısı Musa Eroğlu, şair Ataol Behramoğlu ve Moskova'da yaşayan çok sayıda Türk vatandaşı katıldı.
Kaldırıma damladı hepimizin yüreğinden bir damla kan --------------- Sosyoloji Toplum bilimi , sosyoloji ders notları
Uğur Mumcu
Bu toplum, bedeninden hiç eksilmeyen yaralarla yaşıyor…
Gözden kaçanı, görülmeyeni, yok sayılanı, değer verilmeyeni, fark edilmeyeni fark ettirmek için...
Gözden kaçanı, görülmeyeni, yok sayılanı, değer verilmeyeni, fark edilmeyeni fark ettirmek için...
nazım hikmet etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
nazım hikmet etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
3 Haziran 2011 Cuma
Nazım Hikmet Moskova'da anıldı
24 Ekim 2010 Pazar
78'liler... / 2
Gönlünü devrime kaptırmış 78’liler için uğrak yerlerinden biri cezaevleriydi. İzinsiz gösteriler, forumlar, yazılamalar cezaevini gerektirmiyordu. Bu eylemlerde yakalananlar bir günlük gözaltının ardından bazen karakolca, bazen de savcılıkça serbest bırakılıyordu. Ancak silah bulundurma, çatışmalarda yakalanma ya da yukarıdaki eylemler nedeniyle sürekli yakayı ele verme farklıydı.
Mustafa Balbay
Cumhuriyet / Yazı Dizisi-
Cezaevine girmek onur, sevgili edinmek sabıkaydı
Bunlar birkaç aylık hapis cezalarını gerektiriyordu. Cezaevinden çıkan bir kişi, büyük bir işlev üstlenmiş lider edasıyla okula gelirdi. Karşılama da öyle olurdu. Etrafında daha çok insan bulunurdu. Kantine gittiğinde de havası başka olurdu. Bir anlamda onur belgesi edinmiş demekti. İçeriden anılar, karşılıklı kahkahalar eşliğinde ballandırılarak anlatılırdı. Cezaevinden çıkanın etrafındakiler, kendisini birkaç kez ziyaret etmiş olurdu. Her ziyaretin önü arkası ayrıca paylaşılırdı. Cezaevine girmenin hukuktaki karşılığı sabıka ise, devrimci hareketteki karşılığı onurdu.
Sabıka sözcüğünün devrimcilikte karşılığı ise şuydu:
Sevgili edinmek...
Olacak iş değil!
Mustafa Balbay
Cumhuriyet / Yazı Dizisi-
Cezaevine girmek onur, sevgili edinmek sabıkaydı
Bunlar birkaç aylık hapis cezalarını gerektiriyordu. Cezaevinden çıkan bir kişi, büyük bir işlev üstlenmiş lider edasıyla okula gelirdi. Karşılama da öyle olurdu. Etrafında daha çok insan bulunurdu. Kantine gittiğinde de havası başka olurdu. Bir anlamda onur belgesi edinmiş demekti. İçeriden anılar, karşılıklı kahkahalar eşliğinde ballandırılarak anlatılırdı. Cezaevinden çıkanın etrafındakiler, kendisini birkaç kez ziyaret etmiş olurdu. Her ziyaretin önü arkası ayrıca paylaşılırdı. Cezaevine girmenin hukuktaki karşılığı sabıka ise, devrimci hareketteki karşılığı onurdu.
Sabıka sözcüğünün devrimcilikte karşılığı ise şuydu:
Sevgili edinmek...
Olacak iş değil!
Devrim,siyasal,emperyalizm,demokrasi,faşizm
12 eylül,
1968 kuşağı,
68 kuşağı,
deniz gezmiş,
devrim,
devrime,
iktisat,
kapitalizm,
kuşak,
kuşaklar,
nazım hikmet,
oligarşi,
programı
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)