Uğur Mumcu

Uğur Mumcu
Bu toplum, bedeninden hiç eksilmeyen yaralarla yaşıyor…

Gözden kaçanı, görülmeyeni, yok sayılanı, değer verilmeyeni, fark edilmeyeni fark ettirmek için...




17 Ocak 2012 Salı

Kübalıların Kalbideki Nâzım Sevgisi > Nâzım'la Küba'da (yazıdizisi)

Nâzım'la Küba'da

Zeynep Oral, Küba izlenimlerini ve Kübalıların kalbideki Nâzım sevgisini okurlarına aktarıyor.




Sizleri de peşime takıp yola devam etmeden, baştan söylemeliyim diyor Zeynep Oral, gittiğimiz her yere müzik, salsa ritmi, şarkı ve dans egemendi. Oral'ın hazırladığı "Nâzım'la Küba'da" yazıdizisini okumak için aşağıdaki linkleri tıklayınız:

Nâzım'la Küba'da/ 1 ( Zeynep Oral yazıdizisi )

Nâzım'la Küba'da/ 2

Nâzım'la Küba'da /3

Siyasi Forum Siyasi-Politik Haber - Makale - Yazılar -- Sosyoloji Toplum bilimi , sosyoloji ders notları

8 Ocak 2012 Pazar

Metin Göktepe katledilişinin 16.yılında anıldı

Ümraniye Cezaevi'nde operasyonda öldürülen 2 tutuklunun cenazesini izlemek için gittiği Alibeyköy'de polisler tarafından gözaltına alındıktan sonra dövülerek öldürülen Evrensel Gazetesi muhabiri Metin Göktepe mezarı başında anıldı.

Mezarlığa kadar yürüyüş yapan Metin’in gazeteci arkadaşları, anma töreninde yaptıkları konuşmalarda aradan 16 yıl geçmesine karşın gazeteciler üzerindeki baskı ve tutuklamaların sürdüğüne dikkat çekerek, “Tutuklu gazeteciler üzerindeki baskı ve şiddet sürüyor. Gün yeniden Metin olma günüdür” dediler.
Gazeteci Metin Göktepe’yi anmak için Atışalanı’nda bir araya gelen Evrensel Gazetesi çalışanları “Basın

Yılmaz Güney'in kızı olmak hayatımı mahvetti - Yaşam Oyunu - Ezber Bozan Sıradışı Hareketler

Yılmaz Güney'in kızı olmak hayatımı mahvetti - Yaşam Oyunu - Ezber Bozan Sıradışı Hareketler: Yılmaz Güney'in kızı olmak hayatımı mahvetti

Yılmaz Güney'in pek tanınmayan kızı Elif Güney Pütün, acılarla dolu geçen çocukluk hikayesini ve babsıyla olan sorunlu ilişkisini Ayşe Arman'a anlattı.
Türk sinemesının Çirkin Kralı Yılmaz Güney'in de, bir çok efsane isim gibi arkasında enkaz hayatlar bıraktığını kızı Elif Güney Pütün'ün röportajını okuyunca daha iyi anlıyoruz.

Baba, sen davanın bedelini bize ödettin
Elimde bir kitap var, kapağında ‘Bir Odadan Bir Odaya’ yazıyor.

Doğan Kitap’tan çıktı.
Yazarı, herkesin bildiği biri değil.
Elif Güney Pütün.
Yılmaz Güney’in kızı.

- Sent using Google Toolbar

Yaşam ve İnsan için herşey

6 Ocak 2012 Cuma

Doymayan Sömürücüler ve Açlıktan Ölenler | habergüncel

Doymayan Sömürücüler ve Açlıktan Ölenler | habergüncel: Sömürü düzeninin giderek yozlaştırdığı toplumlarda olayları Tanrısal bir yazgı gibi algılayan ve Tanrı’dan çözüm bekleyenlerin, Jean Ziegler’in “Dünyanın Yeni Sahipleri” isimli yapıtında Georges Bernados’tan alıntıladığı “Tanrı’nın bizimkilerden başka elleri yoktur” özdeyişi üzerinde bir kez daha düşünmelerini öneririm…

Günümüzün koşullarını değerlendiren uzmanların ulaştıkları sonuçlara göre, olanaklar bilimsel ve akılcı yöntemlerle kullanılırsa yerküremizde on iki milyar insan beslenebilecekken, sömürü düzeni nedeniyle yedi milyar kadar olan dünya nüfusunun sekiz yüz milyonu açlık çekmekte, her yedi saniyede bir çocuk, yine açlıktan ölmektedir. Bunun nedeni, ekonominin bilimsel niteliklerini yitirerek sömürücü güçlerin denetimine girmesidir. Bu yozlaşma sonucunda, zengin azınlık servetlerini arttırırken yoksul çoğunluğun sefaleti artmaktadır.

- Sent using Google Toolbar

Son haberler.Spor, Finans, Kültür Sanat Magazin, Ekonomi, Dış Haberler, Politika Haberleri

2 Ocak 2012 Pazartesi

Oy maral gözlü çocuk Bilir misin, kalemim kılıç kağıt kalkanım

 OY MARAL GÖZLÜ ÇOCUK

Oy maral gözlü çocuk
Bilir misin, kalemim kılıç  kağıt kalkanım
Senin için üzerime ne duvarlar yıkılır
Kan kokulu ne duvarlar örülür bilir misin
Ve her gün batımında bir kalem kırılır
Yağlı urgan  boynumda,  ellerimde al kanım…
Oy çocuk, oy maral bakışlım
Son demlerinde ağlatırlar mor salkımlı baharı
Bilir misin, kaç kuşun kanadına ayrılık yazarlar
O ne utanmaz karanlıktır, yanar yürek harı
Kapkara bir delik açılır insanlığın tam ortasında
Senin için ciğerime  ne mezarlar kazarlar…
Oy maral gözlü çocuk
Bilir misin, bu akan özgürlüğün selidir önümde
Aydınlıktır, sanadır,  bir o kadar asidir ve deli
Senin için alev almış gözlerimde
Kaç sırdaşı sürükler kahpeliğin yeli bilir misin
Ve serin sabahlara eser seher yeli
Yüreğim titrer, ürkek serçeler ellerimde…
Bilir misin oy maral gözlü çocuk
Dağlarımın doruklarına az kaldı
Ve ekmek kadar aç olduğumuz aşka
Kurudukça toprak ve susadıkça fidanlar yeşerecek
Senin için ektiğim sevda tohumları başka
Darağacından uzandıkça gökyüzüne boy verecek…
Oy maral gözlü çocuk
Dinle bak, tabanı inleten ayak seslerini buluşturdum
Ne ağla artık ne de kapa gözlerini
Senin için aydınlığı çağlar öncesinden tutuşturdum
Ve benim ve bizim için ateşledim közlerini
Bilir misin…

Canan Arslan
Siyasi Forum Siyasi-Politik Haber - Makale - Yazılar -- Sosyoloji Toplum bilimi , sosyoloji ders notları

1 Ocak 2012 Pazar

Yaşar Kemal'in Kalemi...

Yaşar Kemal (1923), yazdığı yapıtlarla dünyada yüz akımızdır. Çevremizde yalnızlaştığımız, sorunların sarmalıma dolandığımız bu günlerde, aldığı büyük ödül bizi de onurlandırdı, yüzümüzü güldürdü. Üst Düzey Fransız Nişanı, özünde yazının, sanatın başarısını yansıtıyor.
Yaşar Kemal, o törende toplumu yanlış yola götürenleri şöyle uyardı: Sanat, insanca olmayan her şeyin karşısındadır. Sanat, insanları zulme, bitip tükenmeyen anlamsız savaşlara, bütün kötülüklere karşı uyarır. Umut, insanoğlunun sahip olduğu en büyük değerlerden biridir. Ben, hep umudun türküsünü söylemeye çalıştım.” (18.12.2011)
Yaşar Kemalin bu sözleri ancak yazı ile insanlara iletilir. Kalıcılığı, ancak yazı ile sağlanır. Biz henüz konuşma toplumu özelliğini bırakamadık. İçinde bulunduğumuz Orta Doğu halkları için, Hele bir konuş ki, seni tanıyalım” derlermiş. Uzak Doğulular içinse, Hele bir yaz” isteğiyle kişiler tanınmaya çalışılırmış.

Teokratik Düzenin Altyapısı

Teokratik Düzenin Altyapısı

TBMM halkın iradesinin somutlaşmış şeklidir. M. Kemal kendisinin kurduğu TBMM’ye; kendisine başkomutanlık yetkisini vermediği zamanda bile saygı göstermiştir.

AKP iktidarı ise TBMM açık olduğu halde; olağanüstü hallerde kullanılması gereken “kanun hükmünde kararname” (KHK) çıkararak TBMM’yi devre dışına itmiştir.