Kaldırıma damladı hepimizin yüreğinden bir damla kan --------------- Sosyoloji Toplum bilimi , sosyoloji ders notları
Uğur Mumcu
Bu toplum, bedeninden hiç eksilmeyen yaralarla yaşıyor…
Gözden kaçanı, görülmeyeni, yok sayılanı, değer verilmeyeni, fark edilmeyeni fark ettirmek için...
Gözden kaçanı, görülmeyeni, yok sayılanı, değer verilmeyeni, fark edilmeyeni fark ettirmek için...
16 Temmuz 2015 Perşembe
Türkiye'nin Ezber Bozan Haber Gazetesi: Kenan İmirzalıoğlu, Deniz Gezmiş rolü için hazırla...
Türkiye'nin Ezber Bozan Haber Gazetesi: Kenan İmirzalıoğlu, Deniz Gezmiş rolü için hazırla...: Senaryosunu Can Dündar'ın kaleme aldığı Deniz Gezmiş rolü için kamera karşısına geçecek olan Kenan İmirzalıoğlu rolü için hazırlıklara... Son haberler.Spor, Finans, Kültür Sanat Magazin, Ekonomi, Dış Haberler, Politika Haberleri - - - - facebook, Instagram, internet, Pinterest, sosyal medya, Twitter, vine
14 Temmuz 2015 Salı
Fazıl Say : Özür dilerim
Devlet Korosu bana bir kınama yollamıştı, yetmemiş şimdi de ihtarname yollamışlar sağ olsunlar, zahmet etmişler dostlarım...
Özür dilemem gerekiyormuş Devlet Korosu’nun şefinden...
Yoksa...
Mesele hatırlarsanız, Nâzım Oratoryosu’nun Antalya’da programdan çıkarılması ile başladı. Yani “sansür” ile...
Sansürü onlar yaptı ama ben özür dilerim.
Sonra ben bir iki makale yazdım, sorular sordum ve dayanışma bekledim, özür dilerim.
Konu Carmina Burana’nın içeriğine de gelmişti.
Carmina Burana’dan özür dilerim.
Cumhuriyet gazetesinde yayımlanan makalelerimdeki cümleler de sorun oluşturmuş;
“Carmina gazisi dostlarım”...
“...şefin değnek sallaması yetmez keşke dayanışma gösterse”...
“...memur sanatçı arkadaşım”... gibi hakaret ve küfür dolu cümleler kurmuşum yazılarımda, özür dilerim.
Şimdi;
Bu yazılarımın ardından bu koro tarafından bana “kınama yazısı” yollandı ve 3 bin 500 web sitesinde haberleri çıktı bu “kınama” yazısının;
“Fazıl Say’a meslektaşlarından veto” diye...
Özür dilemem gerekiyormuş Devlet Korosu’nun şefinden...
Yoksa...
***
O zaman başlayalım özürlerimize; Mesele hatırlarsanız, Nâzım Oratoryosu’nun Antalya’da programdan çıkarılması ile başladı. Yani “sansür” ile...
Sansürü onlar yaptı ama ben özür dilerim.
Sonra ben bir iki makale yazdım, sorular sordum ve dayanışma bekledim, özür dilerim.
Konu Carmina Burana’nın içeriğine de gelmişti.
Carmina Burana’dan özür dilerim.
Cumhuriyet gazetesinde yayımlanan makalelerimdeki cümleler de sorun oluşturmuş;
“Carmina gazisi dostlarım”...
“...şefin değnek sallaması yetmez keşke dayanışma gösterse”...
“...memur sanatçı arkadaşım”... gibi hakaret ve küfür dolu cümleler kurmuşum yazılarımda, özür dilerim.
Şimdi;
Bu yazılarımın ardından bu koro tarafından bana “kınama yazısı” yollandı ve 3 bin 500 web sitesinde haberleri çıktı bu “kınama” yazısının;
“Fazıl Say’a meslektaşlarından veto” diye...
Devrim,siyasal,emperyalizm,demokrasi,faşizm
Fazıl Say,
Özür dilerim
İçimizde şenlik var!..
Varsın, karanlığı üstümüze itelesinler.. içimizde şenlik var görmesinler.
— DeliMiDeli (@Mi_DeliMiDeli) 13 Temmuz 2015
Siyasi Forum Siyasi-Politik Haber - Makale - Yazılar -- Sosyoloji Toplum bilimi , sosyoloji ders notları
9 Temmuz 2015 Perşembe
12 Eylül'ün simge fotoğrafındaki isim: 'Şahinkaya'yı affetmiyorum'
12 Eylül darbesinin son generali Tahsin Şahinkaya'nın ölümüyle bir dönem "kapanmış" oldu. Ama o karanlık sayfalar tarihe not edildi. Tıpkı 12 Eylül'ün simgesine dönüşen o fotoğraf gibi.
Spor salonundan bozma mahkemenin sanık kürsüsünde, don-atlet dizilmiş siyasi tutuklular…
Fotoğrafın en sağında, tarihi an için deklanşöre basan gazeteciye göz ucuyla bakan isim Rahmi Yıldırım.
Yıldırım, 12 Eylül darbesinden yalnızca iki gün sonra Çanakkale'nin Çan ilçesinde Sıkıyönetim Asayiş Kuvvet Komutanı olarak görevlendirilir. Genç bir teğmendir.
İki yıl sonra ise Yıldırım'ın nitelemesiyle "sosyalist
23 Ocak 2015 Cuma
İnsanın dünya üzerindeki hikâyesi ‘rating, rating – “ra ra re, ra ra re! diye bitmemeli!
Dünyadan kendinizi soyutlayamazsınız!
Sevgili okuyucular, Her şey her şey’e
bağlıdır. Çağımızın en kökten değişikliği bu olacaktır. Dünya o
olgunluğa ulaştı mı? Bilmiyorum. İnsan aklı evrensel bütünün hakkından
kategoriler, karşıtlıklar, kavramlar icat ederek yani onu
sınıflandırarak gelmeye çalışır.
Tasavvuf
erbabının Allahın bütünlüğünün doğasını anlamadıkları gibi, insanlar bu
karmaşıklıkla başa çıkamaz, ve bu sonsuz ilişkiler ağında kaybolurlar.
Bu güne öyle geldik. Kendi kategorilerini gerçek yerine koyarak,
insanlar, al takke ver külah yaşamaya çalıştılar. Fakat insanların büyük
çoğunluğu, dünyaya idare ettiklerini sananlar da dahil, bu karmaşanın
doğasını hiç anlamadılar. Kendi kategorilerini
9 Ekim 2014 Perşembe
Şarkımızı tamamlamak için: Düşünmek, görmek, bilmek acıyı arttırıyor..
Şarkımızı tamamlamak için: Düşünmek, görmek, bilmek acıyı arttırıyor..: Düşünmek istemiyorum.. Düşüncelerimin yön aldığı yerden korkuyorum!.. Artık, kelebekler çiçekler el ele insanlar geçmiyor gözlerimden .. ...
1 Ağustos 2014 Cuma
Sosyalizm Üzerine
Reel sosyalizmin iflası ve iki kutuplu Dünya’nın sona ermesiyle, sosyalizmin özgürlük ve eşitlik ideali olmaktan çıktığı ve kapitalist sistemin zaferini ilan ettiği iddiası özellikle Batılı ülkelerde büyük bir iştiha ile dile getiriliyordu. Gerçekten de eşitlik ve özgürlük idealiyle inşa edilen reel sosyalist sistem, hem kendi iç çelişkilerini aşamadığı için hem de aşırı biçimde yozlaştığı ve sınıfsız olması gereken bir toplumda ayrıcalıklı bir sınıf oluştuğu için çöküyordu. Ayrıca Marx’ın tahayyül ettiği toplum biçiminin oldukça uzağında olduğu da gün gibi aşikârdı. Nihayetinde reel sosyalizm tarihin
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)