Uğur Mumcu

Uğur Mumcu
Bu toplum, bedeninden hiç eksilmeyen yaralarla yaşıyor…

Gözden kaçanı, görülmeyeni, yok sayılanı, değer verilmeyeni, fark edilmeyeni fark ettirmek için...




19 Temmuz 2012 Perşembe

Zizek: Kapitalizm demokrasi getirmez

'Ben bir deliyim, giysi satın almam. Çoraplarımı uçak yolculuklarından, tişörtlerimi de gittiğim festivallerden edindim. Üstümdeki pantolonu da bana acıyan akrabalarım aldı'
Son dönemde karşımıza sıklıkla çıkan ünlü Marksist Sloven düşünür Slavoj Zizek’e ait bu sözler. Kıtalararası reklamcılık yarışması The CUP kapsamında düzenlenen İstanbul Yaratıcılık Zirvesi’nde “Olumsuz Düşünmenin Gücü” konulu bir konuşma yapan Zizek’i salondakiler kahkahalar içinde alkışlıyor.

14 Temmuz 2012 Cumartesi

Toplumla ve İktidarla aydınların arası bir uçurum

 Nedir Bu Entelektüel?

Ünlü caz saksofoncusu Ornette Coleman, hayatının bir döneminde Bedevi kabilelerinin yanına gitmiş ve bir süre onlarla yaşamış.
Çöl hayatında kabiledeki herkesin önemli bir görevi var. Erkekler avlanıyor, yiyecek buluyor, barınma sorununu hallediyor. Kadınlar çocuklara bakıyor, yemek yapıyor.
Kabilenin en işe yaramaz insanları müzisyenler.

11 Temmuz 2012 Çarşamba

Bu ülkede mutlu olmak senin elinde!..


 Seda Pekgöz
Haberleri her dinleyip okuduğunuzda isyan ediyorsanız henüz demokrat olamamışsınız demektir.

Ülkemiz İleri Demokrasi gelişimini yaşıyor. Neden yardımcı olmuyorsunuz? Siz neden bu kadar geri kaldınız?

4 Temmuz 2012 Çarşamba

Madımakta yanmak mı ?, Yakılmak mı.?, ya da yakanların serbest kalması mı.? daha acı…!

Sivas katliamı davasının zamanaşımına uğramasına tepki gösteren sanatçı Haluk Özkan duygularını anlatan bir mektup yazdı...

İşte söz konusu mektup;
Sivas organizasyonunu yapan arkadaşlardan biri bana ulaşıyor ve Sivas’a davet ediyor. Ben o dönem de İstanbul’da vatani görevimi yapıyorum, askerim. Organizasyon yetkilisine bu durumu bildiriyor ve bir başka etkinliğe katılacağım için söz veriyorum.

13 Haziran 2012 Çarşamba

Bugün büyük devrimci ernesto che guevaranin doğum günü UNUTMADIK COMANDANTE...

Küba devriminin önderlerinden Che’nin 83. doğum günü kutlanırken, Che’den bir devrim hikayesi daha okurlarla buluştu. Che’nin Küba devrimini anlattığı günlüğü yayımlandı.
83'üncü yaşında Che'den bir hediye 3


Küba devriminin liderlerinden Ernesto Che Guevara’nın 83. doğum günü, Küba’nın Sancti Spiritus kentinde kutlandı.

17 Mayıs 2012 Perşembe

'Deniz Gezmiş idamdan sonra 52 dakika yaşadı'

Deniz Gezmiş ve iki arkadaşının idam edildiği gecenin tanığı gazeteci Burhan Dodanlı, 40 yıl sakladığı idam yaftalarını Ulucanlar Cezaevi Müzesi'ne bağışladı. Dodanlı, "İdam sehpasında Deniz Gezmiş, tam 52 dakika boyunca yaşadı'' diye konuştu.




ANKARA - Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Arslan'ın idam edildiği 6 Mayıs 1972 gecesinin gazeteci tanığı eski Anadolu Ajansı muhabiri Burhan Dodanlı, 40 yıl sakladığı idam yaftalarını

12 Mayıs 2012 Cumartesi

İkdidarın Tiyatro Korkusu

İktidarın sahne korkusu

Tiyatro sanatçısı Gülriz Sururi,"Nedense iktidarlar hep son olarak tiyatroya bulaşır" diyor ve ekliyor: Tiyatro bütün hükümetleri korkutmuştur. Bir hükümet tiyatrodan korkmaya, onu yok etmeye başlamışsa sonu gelmiştir.

Ödenekli tiyatroların özelleştirilmesi için düğmeye basan hükümete yılların tiyatro sanatçısı Gülriz Sururi’den de tepki var.

“Tiyatro o kadar güçlü ki, bütün hükümetleri korkutmuştur” diyen Sururi, “Başbakan da tiyatronun gücü karşısında duramaz. Özelleştirmeyle en büyük zulüm tiyatroculara değil, asıl halka yapılıyor” diye tepki gösteriyor son günlerde yaşanan gerilime.

5 Mayıs 2012 Cumartesi

Darağaçlarında Üç Yiğit Fidan : DENİZ YUSUF HÜSEYİN

 DENİZ YUSUF HÜSEYİN
6 Mayıs 1972.. Türkiye devrimci hareketinin üç devrimci önderi… Üç kızıl karanfil… Deniz, Yusuf, Hüseyin . Oligarşi 6 Mayıs sabahı bu üç devrimci önderi darağaçlarında katlederken belki de her şeyin bittiğini düşünüyordu. Ama bu ülkenin devrimci gençleri onlardan aldıkları bayrağı sürekli yukarılarda tuttular. Ölüme gülerek gitmeyi onlar öğretti bize. Bugün bile yeni doğan çocuklara onların isimleri veriliyor.
1947'de Ankara'nın Ayaş ilçesinde doğan Deniz Gezmiş, henüz lise öğrencisiyken devrimci düşünce ile tanıştı ve kendini eylemlerin içinde buldu. 1966'da İÜ Hukuk Fakültesine giren Gezmiş, birçok öğrenci eyleminde etkin rol aldı ve 1970 yılında yoldaşlarıyla beraber THKO'yu kurdu.
1949 da Kayseri'nin Sarız ilçesinde doğan Hüseyin İnan 1966’da ODTÜ İdari Bilimler bölümüne girdi. THKO’nun kuruluşuna önderlik edenlerden olan İnan, 12 Mart açık faşizmi sırasında tutsak düştükten sonra Deniz'le birlikte 6 Mayıs 1972 sabahı darağacına çıkarıldı.

deniz gezmiş nazım hikmet 6 mayıs anısı delikanlım şiiri



deniz gezmiş nazım hikmet 6 mayıs anısı delikanlım şiiri



Siyasi Forum Siyasi-Politik Haber - Makale - Yazılar -- Sosyoloji Toplum bilimi , sosyoloji ders notları

BİNLERCE ÖĞRENCİ 6 MAYIS'TA DENİZ GEZMİŞ OLACAK

Öğrenci liderleri Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan'ın idam edilmelerinin yıldönümünde üniversite gençliği, onlara ve mücadelelerine sahip çıktığını göstermek için 6 Mayıs Pazar günü saat 16:00'da Galatasaray Lisesi önünde buluşacak ve Dolmabahçe'ye yürüyecek.

Dünyada 1 Mayıs

 Dünya genelinde 1 Mayıs coşkuyla kutlanırken, meydanlar renkli görüntülere sahne oldu. Coşkunun yanı sıra gerginliklerin de yaşandığı meydanlar vardı.

Siyasi Forum Siyasi-Politik Haber - Makale - Yazılar -- Sosyoloji Toplum bilimi , sosyoloji ders notları

Taksim'de 1 Mayıs

 İstanbulda 1 Mayıs kutlamaları bu yıl da Taksim Meydanında yapıldı. DİSK, KESK, TMMOB, TTB ve Türk İş'ten bazı sendikaların içinde yer aldığı Sendikal Güç Birliği Platformu'nun organize ettiği 1 Mayıs kutlamaları için Taksim Meydanı'na yürüyüş düzenledi.



Siyasi Forum Siyasi-Politik Haber - Makale - Yazılar -- Sosyoloji Toplum bilimi , sosyoloji ders notları

30 Nisan 2012 Pazartesi

1 Mayıs’ın ruhu: Kendisi için sınıf olmak!

Tüm dünyada işçi sınıfının burjuvazinin karşısına sınıf olarak çıktığı, gücünü sınadığı gün olan 1 Mayıs’ı, bu yıl, emperyalist kapitalist sistemin merkez üssü olan ABD ve AB ülkelerini sarsan küresel krizin dibinin görülmediği ve hala nereye doğru evrileceğinin belirsizliğini koruduğu bir kesitte karşılıyoruz. Krizin olduğu ülkelerde tekelci burjuvazinin önünde krizini aşmak için artı-değer sömürüsünü yükseltmek dışında bir seçenek bulunmamaktadır. Krizde olmayan ancak etkilerini

Hikmet Çetinkaya : Nedir Bu Aziz Nesin Düşmanlığı?.

 Susuzluğun külü bir ılgın yaratır yüreğimde, suyun saydam kaynağı gibi...
Yitik kuytu ormanları beklerim bir günün aydınlığında, ilkyazın ilk günlerinde.
Umut ve umutsuzluk...

29 Nisan 2012 Pazar

Türkiye Kime Kalacak?!.

 'Adım adım sinsi devrim'

'Türkiye Kime Kalacak' kitabında AKP'nin vizyonunun sonuna gelindiğini anlatan Ulagay, tekseslilikten endişeli...




Ekonomi-politika yazarı Osman Ulagay’ın son kitabı “Türkiye Kime Kalacak?” büyük ilgi uyandırdı. Kitabın kapağındaki “Başbakan’ın yazdırdığı kitap” sözü, Ulagay’ın Türkiye’nin kutuplaşmasına yönelik endişelerine

25 Nisan 2012 Çarşamba

Haluk Özkan düzenin türküsünü hiç söylemedi! ONUN RENGİ BELLİ!


 -Seda PEKGÖZ


Sanatçının niteliğini belirlerken onun toplumsal tutum ve
ilişkilerinin, eserlerinin neyin hizmetinde olduğuna bakmalıyız.




Toplumsal yaralara, sosyal sorunlara ilgi gösteriyor, bir damla ışık olmak için çırpınıyorsa 'çeşme akarken kovasını doldurma' zihniyetinden uzaksa Halkın Sanatçısıdır.

24 Nisan 2012 Salı

Aleviliğin Özgünlüğü ve Özelliği

Aleviliğin Özgünlüğü ve Özelliği

Aydınlığın Bilgesi İlhan Selçuk'un 27 Ocak 2008 tarihli yazısı:


Aleviliğin Özgünlüğü ve Özelliği...

“Osmanlı padişahı Sünnilerin halifeliğini benimsedikten sonra, Aleviler, Şeyhülislam fetvalarıyla ‘Katl-i vacip Kızılbaşlar’ olarak nitelendirildiler; köylerde ve dağlarda içe kapalı bir gizemli yaşamı sürdürmek zorunda kaldılar...

18 Nisan 2012 Çarşamba

Düşünen Tohum, Konuşan Toprak: Cumhuriyetin Köy Enstitüleri

 ‘Düşünen Tohum, Konuşan Toprak: Cumhuriyetin Köy Enstitüleri’ sergisi açıldı Küratör Ekrem Işın, sergideki fotoğraflarda görülen köylü çocukların, Cumhuriyetin devraldığı Osmanlı mirası olduğunu belirtti. Hasanoğlan Köy Enstitüsü mezunu, eğitimci, yazar Pakize Türkoğlu ise ‘Orada eleştiri ve demokrasi kültürünü de öğrenik’ dedi.



Suna ve İnan Kıraç Vakfı İstanbul Araştırmaları Enstitüsü, Cumhuriyet tarihinin en dramatik değişim süreçlerinden “Köy

15 Nisan 2012 Pazar

Yıl 2012, ama hayat 12 Eylül 1980'de gibi

Tarihimizle yüzleşelim! Bu lafın en çok kullanıldığı tarihlerden biri kuşkusuz, 12 Eylül 1980. Sözüm ona bugünlerde bir davayla yargılanıyor. Ben size ne o davayı, ne de o eski günleri anlatacağım, benim derdim bugünle, çünkü 12 Eylül hâlâ sürüyor.

Tam 33 yıldır bunu bekliyorlardı. Yıllarca bunun için sokaklardaydılar çamur, kar, yağmur demeden. Her şehirde. İntikam için değil, adalet için, Türkiye’de demokrasiden bahsedilebilmesinin yolunun bundan geçtiğini bildikleri için. Yıllar sonra bugün, 12 Eylül’ün yargılanmasının önü açıldığında

Grup Yorum, ikinci Bağımsız Türkiye Konseri

"ON'ların Türküsü" yüzbinlerle

Grup Yorum, ikinci Bağımsız Türkiye Konseri'ni bugün Bakırköy Halk Pazarı Alanı'nda veriyor.

"ON'ların Türküsü" başlığıyla düzenlenen konserde Grup Yorum'a; Zülfü Livaneli, Aylin Aslım, Hüseyin Turan, Aynur Doğan ve şiirleriyle Nihat Behram eşlik edecek.

10 Nisan 2012 Salı

Haluk Özkan Özgün tarzıyla müzik dünyasında dikkati çekiyor..

 Haluk Özkan Türkülerle Haykırıyor!..





@halukozkancom
@halukozkan2 resimleri





Haluk Özkan Özgün tarzıyla müzik dünyasında dikkati çekiyor..
Çok taşlı yollarda yürüdüm...
Aç kalmışlığım da vardır onca servetin içinde.
Üstelik hapis yatmışlığım da vardır,genç yaşımda..!
Dost bildiklerimizden ihanette görmüşüzdür.
Ama; Müzik ve Haluk Özkan dinleri hep yanımda oldu...
Ve ne mutlu bana ki; bir CEVİZ AĞACI gibi ayaktayız.

http://www.ttnetmuzik.com.tr/ss/251330/2989007
HalukÖzkan






Kendine has yorumu, etkili sesi ve ayrıksı duruşu ile Toplum sorunlarını, insan ilişkilerini ve insana özgü ruh hallerini bir şekilde sentezleyerek ulaşıyor dinleyicisine..

Haluk Özkan... 12 EYLÜL İŞKENCELERİ Unutulabilinir mi? Utulacak acılar değildi hiç biri…

 Haluk Özkan... 12 EYLÜL İŞKENCELERİ KANINIZI DONDURACAK!

Haluk Özkan RESMİ WEB SAYFASI http://www.halukozkan.com/

Haluk Özkan'a kendisine14 yaşında yapılan, 12 Eylül İşkencelerini anlattı.



14 yaşındaydı, bıyıkları yeni terliyordu ve daha çocuktu ki; 12 Eylül'ün işkeceleriyle tanıştı. O, bugün ünlü bir sanatçı. O acılardan doğdu, yazdı, çizdi, söyledi. Bugün memleketimizin en önemli sanatçılarından biri o. Haluk Özkan, Manşetport'a o günleri anlattı...

Kapitalizm insan ruhunu yok ediyor!.. Teslim olmayabiliriz!..

 "Kapitalizm ruhunuzu öldürür"

Yeni filmiyle yine korkuların üzerine giden Weingartner, kapitalizmden şikâyetçi. "Kapitalizm insanın ruhunu elinden alıyor. Bu sistemin içinde yaşamak zorunda değiliz. Kendimizi ondan soyutlayabiliriz" diyor.

Kapitalist Sistem




“Eğitmenler" filmi ile “bazı insanların asla değişmeyeceğini" yüzümüze vuran yönetmen Hans Weingartner İstanbul Film Festivali'ne son filmi “Ormandaki Kulübe" ile konuk oldu.

8 Nisan 2012 Pazar

Cezaevinde zaman kavramı, tarih görüş günlerine kilitlenir

 Cezaevi sadece dört duvardan ibaret değildir

Cezaevinde zaman kavramı değişir, görüş günlerine göre dökülür takvimden yapraklar, saatler onun için sayılır. Sadece içeridekiler değil, dışarıdakiler için de tarih görüş günlerine kilitlenir.





Bir o kadar da stres ve korkunun kaynağı olur bu günler çünkü Türkiye’de görüşe gitmek işkence görmek gibidir. Metalik

7 Nisan 2012 Cumartesi

12 Eylül Sol-Kırımı 78'liler

 "12 Eylül Sol-Kırımı 78'liler", 78 kuşağının hayallerini, özverilerini, hatalarını, karşılaştıkları kanlı engeller ve deneyimlerini okuyucuyla paylaşıyor.

1978, 78 kuşağı, 78'liler





Cumhuriyet Kitapları'ndan çıkan ve Mustafa Balbay'ın kaleme aldığı "12 Eylül Sol-Kırımı 78'liler" bir döneme ışık tutuyor.
Kitap kapağından;
Şarkımızı tamamlamak için...78 kuşağı



"78 kuşağı,68 kuşağından teslim aldığı devrim ateşini tam ortasından tuttu.100 metre koşucusu

4 Nisan 2012 Çarşamba

Darbeler tarihi

Türkiye darbe tarihi

Cumhurbaşkanı İsmet İnönü 1 Kasım 1945’te Meclis’in yeni çalışma yılı dolayısıyla yaptığı konuşmada “Bizim tek eksiğimiz, hükümet partisinin karşısında bir parti bulunmamasıdır” dedi. Çok partili siyasal yaşama olanak sağlayan ortamın kurulmasıyla çok sayıda yeni parti birbiri ardına kuruldu. Bunların başında 7 Ocak 1946’da kurulan Demokrat Parti(DP) geliyordu. Partinin kurucuları arasında CHP’den ayrılan Celal Bayar, Adnan Menderes, Fuat Köprülü ve Refik Koraltan vardı.


Türkiye darbe tarihi

12 Eylül'ün ilk kez yayınlanan fotoğrafları

 12 Eylül 1980 darbesi öncesi 7 yıllık süreci fotoğraflarıyla belgeleyen gazeteci ve foto muhabiri Kadir Can, objektiflerine yansıyan kareleri, kitabında topladı.






12 Eylül'ün yayınlanmamış fotoğrafları

Son bakıştaki o gözler kaldı aklımızda

 12 Eylül 1980 darbesinin ardından 50 kişi idam edildi. İdam edilenlerden biri de henüz 17 yaşında olan Erdal Eren’di. 'Son bakıştaki o gözler kaldı aklımızda...'


,
Erdal Eren, 13 Aralık 1980 günü idam edildiğinde henüz 17 yaşındaydı... İdam edilmeden on altı saat önce ziyaret eden Savaş Ay, Eren'in 'Son Bakış'ını fotoğrafladı.
Orta Doğu Teknik Üniversitesi öğrencisi Sinan Suner, 30 Ocak 1980 tarihinde Milliyetçi Hareket Parti'li Bakan Cengiz Gökçek'in koruması Süleyman Ezendemir tarafından vurularak öldürüldü. Ankara Yapı Meslek Lisesi öğrencisi Erdal Eren, Suner'in öldürülmesini protesto etmek için 2 Şubat 1980 günü düzenlenen gösteride çıkan çatışmadan sonra gözaltına alınan 24 kişinin arasındaydı.
Eren, çıkan çatışmada er Zekeriya Önge'yi öldürdüğü iddiasıyla tutuklandı. Gözaltına alınmasından kısa bir süre sonra 19 Mart 1980 günü hakkında idam kararı verildi.

17 yaşında idam edilen Erdal Eren’in son fotoğrafı, suçsuz bir çocuğun son bakışı

13 Aralık 1980’de Ulucanlar Cezaevi’nde idam edildiğinde henüz 17 yaşındaydı... 18 YAŞINDAN KÜÇÜK OLDUĞU ARAŞTIRILMADI
Eren'in avukatlarından İsmail Sami Çakmak, geçen sene Cumhuriyet Gazetesi'ne verdiği röportajda idam kararıyla ilgili olarak şunları söyledi: "Yargıtay Üçüncü Dairesi, kararı son derece yasal ve hukuka uygun gerekçelerle bozdu. Bunlar otopsinin usul ve yasaya aykırı yapıldığı, ölenin vücudundan çıkan kurşunun Erdal’ın tabancasından çıkıp çıkmadığının açıklığa kavuşturulmadığı, olay yerinde keşif yapılmadığı, tanıkların dinlenilmediği Erdal’ın 18'inden küçük olup olmadığının araştırılmadığı, takdir hakkının kötüye kullanıldığı gibi gerekçelerdi. Gerçek de buydu. Ama başsavcılık hemen harekete geçti, bozma kararına itiraz etti. Dosya gitti geldi, sonunda Askeri Yargıtay Daireler Kurulu idam kararını onayladı."
BİR FOTOĞRAFTAN 12 EYLÜL ŞARKISI
Eren’i idamından on altı saat önce ziyaret eden Gazeteci Savaş Ay, Eren'in son fotoğraflarını çekti. Ve o fotoğraflar bir Sezen Aksu şarkısına, 'Son Bakış'a ilham oldu.
Savaş Ay, 'Son Bakış'ın hikayesini şöyle anlatıyor:
"Erdal Eren'i son anlarında çektiğim o fotoğrafları, milyonlarca kişi gibi Sezen Aksu da görmüş ve çok etkilenmiş. Anlatırken, "Öylesine masum, öylesine ölümden uzak, öylesine genç ki... Hikayesini de okudum. Ama beni esas vuran o 'son bakış' fotoğrafıydı Savaş.
'AĞIT GİBİ'
Aysel Gürel'e gösterdim o fotoğrafı. Birlikte bir şeyler yazdık. Onno'ya verdik besteledi (Tunç). Şarkıdan çok ağıta benzedi. Yürekten kopup gelen, saf, duru, sahici..." dedi. Ve işte o ağıtın sözleri.
"Bir an duruşu gibi
Ömrün gidişi gibi
Veda ederken
Aşk ateşi gibi söner iç çekişler
Amman amman yandım aman
Acı yüzler"


Yaşananlar unutulmasın diye 12 Eylül Müzesi

Siyasi Forum Siyasi-Politik Haber - Makale - Yazılar -- Sosyoloji Toplum bilimi , sosyoloji ders notları

12 Eylül'e nasıl gelindi?

 12 Eylül'e nasıl gelindi? Bir ülkenin oluşturması yıllarca süren tüm toplumsal birikimi, ne oldu da bir gecede yerle bir edildi?



Adım adım 12 Eylül Tıkla

- Kanlı 1 Mayıs

- Çuval Cinayetleri

..................................


Siyasi Forum Siyasi-Politik Haber - Makale - Yazılar -- Sosyoloji Toplum bilimi , sosyoloji ders notları

1 Nisan 2012 Pazar

Toplum, Doğa ve Eko-Politik Hareketler

 Doğayla ilgili sorunların uzun bir tarihi vardır. Bu uzun tarihin öznesi insan emeğiyle, bu emeğin dolaysız nesnesi ve aracı olarak insan/doğa ilişkilerine giren teknoloji ve bilimden bağımsız bir tarih değildir bu; dolayısıyla, doğayı

31 Mart 2012 Cumartesi

Aleviler ve insan olan her insan 'adalet için' haykırıyor

 Alevi örgütleri, Sivas katliamı davasında firari sanıklarla ilgili olarak verdiği zamanaşımı kararını protesto etmek için bugün Kadıköy'de geniş katılımlı bir eylem gerçekleştiriyor.



Alevi Bektaşi Federasyonu, Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği, Alevi Kültür Dernekleri ve Hacı

30 Mart 2012 Cuma

Niçin okula gidiyoruz? Neler öğreniyoruz ya da öğretiyoruz?

21. yüzyl insanını yetiştirebiliyor muyuz?

Orta Doğu Teknik Üniversitesi Kuzey Kıbrıs Kampusu Rektör Danışmanı Prof. Dr. Meral Aksu Cumhuriyet Haber Portalı için kaleme aldığı "21. yüzyılın insanını yetiştirebiliyor muyuz" yazısında "Eğitim sistemimizin kağıt üzerindeki hedeflerin oldukça uzağında olduğunu, son yıllarda yapılmış olan araştırmalar ve ilgililerin gözlemleri gözler önüne sermektedir" diyor.



Bu yazının amacı, 21. yüzyılda yetiştirdiğimiz öğrencilerden beklediğimiz özellikleri ve mevcut Milli Eğitim Sistemi içinde yetiştirdiğimiz

29 Mart 2012 Perşembe

Kızıldere'deki kötü çocuklar - Rıza Zelyut

 Tarih 12 Mart 1971:
Başta Süleyman Demirel hükümeti bulunuyor.
Saat 13 haberlerinden duyuyoruz: Genelkurmay Başkanı Org. Memduh Tağmaç, Kara Kuvvetleri Komutanı Org. Faruk Gürler, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Celal Eyiceoğlu ve Hava Kuvvetleri Komutanı Org. Muhsin Batur ülkenin yönetimine el koyuyor.
Yayımlanan muhtıranın üçüncü maddesinde denilen bu idi: 'Türk Silahlı Kuvvetleri kanunların kendisine vermiş olduğu Türkiye Cumhuriyeti'ni korumak ve kollamak görevini yerine getirerek, idareyi doğrudan doğruya üzerine almaya kararlıdır.'
- - -
Av mevsimi başlatılmıştı böylece...
Hem solcular hem de kitaplar...
- - -
Av başlayınca; Deniz Gezmiş ile Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan idama mahkum edilmişlerdi.
Maltepe Cezaevi'ndeki Mahir Çayan ve arkadaşları buradan kaçmışlardı.
İdamlık yoldaşlarını kurtarmak derdindeydiler.
Ünye Radar Üssü'nde çalışan biri Kanadalı ikisi İngiliz üç teknisyeni kaçırmışlardı.
Deniz Gezmiş ve arkadaşlarına karşılık bunları kullanacaklardı...



- - -
Bu kötü çocukların hesabı ile iyi çocuklar darbecilerin hesabı hiç de uyuşmuyordu.
-Pazarlık yok... Öldürülsünler...

18 Mart 2012 Pazar

Yüreğimizdeki yangın devam ediyor

 Aleviler 'adalet' için buluşacak

Alevi örgütleri, Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nin Sivas katliamı davasında firari sanıklara ilgili olarak verdiği zamanaşımı kararını protesto etmek için 31 Mart'ta Kadıköy'de geniş katılımlı bir eylem gerçekleştirecek.




Alevi örgütleri "Sivas katliam davasında zamanaşımını tanımıyoruz; Yüreğimizdeki yangın devam ediyor" sloganıyla 31 Mart Cumartesi günü Kadıköy'de eylem gerçekleştirecek.

Bu insanlık suçuna ortak olmak istemeyen herkes ! Hangi dinden, hangi renkten olursa olsun !.. 31 Mart Cumartesi günü Kadıköy'de olmalı.

Siyasi Forum Siyasi-Politik Haber - Makale - Yazılar -- Sosyoloji Toplum bilimi , sosyoloji ders notları

Emperyalizm - Siyasal-ekonomik yayılmanın temel unsurları

 Siyasal-ekonomik yayılmanın temel unsurları şunlardır:
Birikim sürecinin insani (emek), maddi (toprak, su, hammaddeler, değerli metaller) ve teknolojik girdi kaynakları. Üretim fazlasının, daha fazla girdi karşılığında ve biriken değeri elde etmek amacıyla satıldığı pazarlar. Bölgeler arası ticaretin lojistik koridorları ve bağlantı yolları. Hammaddelerin, özellikle metaller ve stratejik değere sahip kaynakların denetimi bu alanlara güç yığılmasının gerekçesidir. İmparatorlukların yayılma dinamikleri bu temelde izlenmelidir. Politik-askerî rekabet, kültürel, dinsel, ideolojik egemenlik araçlarının kullanımı, kendi birikim kapasitesini arttırma doğrultusunda başka bölgelerin birikim ve sömürü sistemlerinde söz sahibi olmayı imparatorluk devletlerinin menziline sokar. Stratejik alanlar ve kaynak koridorları yayılmacı imparatorlukların, askerî güçlerin ve istilacıların hedefi oldular. Dinler, felsefi akımlar, dünya görüşleri bu alanlardan beslendi ve yayıldılar. Üç önemli bağlantı koridoru lojistik açıdan anahtar ve merkezi bir rol oynamıştır:
1) Nil-Kızıldeniz koridoru (kendi aralarında ve Akdeniz'le kanal veya karayolu bağlantılarını içeriyordu ve Hint Okyanusu'nun ötesine açılım imkânı sağlıyordu.)
2) Suriye-Mezopotamya-Basra Körfezi Koridoru (Suriye'den geçerek Orontes, Fırat ve Dicle nehirleri aracılığıyla Akdeniz sahilini Basra Körfezi'ne bağlayan karayollarını içeriyordu ayrıca Hint Okyanusu'na ve ötesine açılım imkânı sağlıyordu). Bu koridorun ayrıca Orta Asya'ya giden karayollarıyla da bağlantıları

Emperyalizmin Kadim Kökleri

EMPERYALİZMİN KADİM KÖKLERİ

Suat Parlar




Kapitalizm yerel ölçekleri aşan evrensel bir sosyo-ekonomik sistem olmanın meşruiyetini doğal ayrıcalık sayan ideolojik birikime dayanıyor. Oysa yerelliği aşan büyük pazar sistemleri ilk uygarlıkların doğuşundan oldukça önce de varoldu. Ortadoğu'nun ve Avrupa'nın geç Paleolitik ve erken Neolitik dönemlerinde ticaret yaygındı. Yakındoğu'da obsidyen ticareti, kentsel yerleşimlerden birkaç bin yıl önce başlamıştı.

12 Mart 2012 Pazartesi

Kadına yönelik şiddet ve istismar devam ediyor

 Şiddet evrensel bir olgu

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Yıldız Pekşen, kadına yönelik şiddetin sadece Türkiye'ye has bir olgu olmadığını belirterek, "Dünyanın bütün ülkelerinde kadınlarla ilgili bir çok yasa ve yönetmelik olmasına rağmen, kadına yönelik şiddet ve istismar devam ediyor'' dedi.

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Yıldız Pekşen, çeşitli ülkelerin yanı sıra Türkiye'de yapılan

11 Mart 2012 Pazar

İnsanlık bu utancı yaşamamalı! #SivasDavasindaZamanAsiminaHayir

 İnsanlık utanç yaşar

Asıl failleri, aranırken hem de kıyımın yapıldığı Sivas'ta ölen, firari sanıkları aranırken 'belediyelerde evlenen', askere giden, ehliyet alabilen ve acısı 19 yıldır katlanarak artan bir dava Sivas katliamı davası... Sivas kıyımı davasından geriye 13 Mart Salı günü, eğer mahkeme 'insanlığa karşı işlenen suç' demezse, insanlığı utandıran bir zamanaşımı kalacak.



2 Temmuz 1993’te Madımak Oteli’nde, ozan, öğrenci, emekçi, yazar ve şair 35 cana kıyıldı. “Cumhuriyet burada kuruldu, burada yıkılacak” sloganlarıyla Madımak Oteli’ni ateşe verenlerle ilgili açılan soruşturmanın ardından dönemin Kayseri DGM, Sivas Ağır Ceza Mahkemesi ve Sivas Asliye Ceza Mahkemesi’nde üç ayrı dava açıldı.

6 Mart 2012 Salı

Toplum Ayağa Kalk!.. Hikmet Çetinkaya

 Kadınlara yönelik şiddet, taciz...
Öldürme, intihar olayları!
Her sabah uyandığımda gazetelerin birinci sayfalarında yeni bir olayla karşılaşıyorum.
Manisa’da yaşanan cinayet, Mardin’de, Van’da, Siirt’te 12-13 yaşındaki kız çocuklarına toplu tecavüz.
Türkiye’de kadınlar erkekler tarafından şiddete uğrarken, devlet yeterli önlemi almıyor.

5 Mart 2012 Pazartesi

Çocuklar cezaevi'ne değil, anne babalarının kollarına, yuvalarına gönderilmelidir

'Sincan'a değil ailelerine gönderin'

BDP İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, Pozantı Cezaevi'nde kalan çocukların Sincan Cezaevi'ne değil, ailelerine gönderilmesi gerektiğini söyledi.

Önder, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, İçişleri Bakanlığı tarafından 81 ilin Emniyet Müdürlüğüne gönderildiğini belirttiği Çevik Kuvvet Temel Eğitim Kitabı'nda yer alan ifadeleri eleştirdi.
BDP'li Önder, kitapta, ''Ön kol kemiği sinirine yapılan atak noktası, ön kolun üst ve iç tarafı olmak üzere iki tarafta bulunur. Bu sinir noktaları dirseğin 6-8 santimetre üstündedir. Bu iki bölgeye atak kolda hissizlik oluşmasına neden olur'' gibi ifadelerin bulunduğunu söyledi. Önder, ''AB'ye talip bir ülkede güvenlik anlayışı bu mudur? İçişleri Bakanı'nı çağıralım, kendisinin tarif ettiği yeri bandajlayalım. Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış'ın da eline cop verelim, o vursun. İkisine de yakışır'' dedi.

4 Mart 2012 Pazar

Taş Atan Çocuk, işgenceyi anlattı!..

 'Aklıma annem gelince intihar edemedim'

16 yaşındayken girdiği Pozantı Cezaevi'nde tecavüze uğrayan F.G anlattı: "Sadece tecavüz değil. Dayak adeta günlük yaşamın parçasıydı. İntihar etmek istedim, annem aklıma geldi, vazgeçtim...'"



Pozantı Cezaevi’ndeki vahşete ilişkin bugüne değin hep tanıklar konuştu. Taraf gazetesine konuşan, 19 yaşındaki F.G, 16 yaşındayken ‘taş atan çocuklardan biri” olarak girdiği Pozantı Cezaevi’nde yaşadıklarını aktardı. F.G, kendisinin dışında başka çocukların da tecavüze uğradığını, bu yüzden intihara bile kalkışanlar bile olduğunu söyledi:

3 Mart 2012 Cumartesi

Her geçen gün daha çok çocuk suça itiliyor

 Cezaevinden çıkınca yıldızlara âşık oldum

Cezaevlerinde yaklaşık 2200 çocuk tutuklu ve hükümlü var. Her geçen gün daha çok çocuk suça itiliyor. Adalet mekanizması bu çocukları topluma kazandırmak yerine daha da yaralıyor, dibe itiyor. Hükümlü çocukların 'eğitimevi'nde kalması gerekiyor. Ancak Türkiye'de yalnızca Elazığ ve İzmir'de eğitimevi bulunuyor.



Artan yoksulluk, göçlerin yol açtığı travmalar, etkisiz sosyal politikalar, eğitimsizlik gibi nedenlerle her geçen gün daha fazla sayıda çocuk suça sürükleniyor. 12-18 yaş arasındaki çocuklar aleyhine açılan davaların oranı dikkat çekici biçimde artıyor.

2 Mart 2012 Cuma

Sistem Karşıtı Hareketler - Immanuel Wallerstein & Giovanni Arrighi Kitap oku

 "1968: Büyük Prova", s. 96-113

1968'in Derdi Neydi?

Yalnızca iki dünya devrimi olmuştur. Biri 1848'de oldu. İkincisi ise 1968'de. İkisi de birer tarihsel yenilgiydi. Ama ikisi de dünyayı dönüştürdü. Her ikisinin de planlanmamış ve bu yüzden de derin bir anlamda kendiliğinden olması her iki olguyu da –başarı-sızlığa uğramaları olgusunu ve dünyayı dönüştürmeleri olgusunu– açıklamaktadır. Bugün 14 Temmuz 1789'u kutluyoruz, ya da en azından kimi insanlar kutluyor. 7 Kasım

Çocuk İstismarı Şiddet Döngüsü #çocukistismarinidurdurun

Şiddet gören kuş da şiddet uyguluyor

Bilim adamları, erişkin kuşlar tarafından kötü muamele gören yavru kuşların büyüdüklerinde, diğer yavru kuşlara kötü davrandıklarını tespit etti.
Nazca sümsük kuşları üzerinde yapılan araştırmalar, kuşların "şiddet döngüsünü" devam ettirdiklerini gösterdi. Araştırma, insanlarda olduğu gibi "çocuk istismarının", vahşi hayvanlarda kuşaktan kuşağa aktarılabileceğinin ilk kanıtı olma özelliğini

Dersim Dosyası: Dersim Yalanları Ve Gerçekleri -2- Sinan MEYDAN

 Dersim Yalanları ve Gerçekleri - 2 - Sinan Meydan
Dersim İsyanın Kökleri
1925 Şeyh Sait İsyanı'dan sonra Türkiye Cumhuriyeti'ne karşı planlanan bütün "Kürtçü isyanların" kilit noktalarından biri Dersim olmuştur. Ağrı İsyanı'nı planlayan Hoybun Cemiyeti de Dersim'i en önemli merkezlerden biri olarak görmüştür Hoybun Cemiyeti'nin faaliyetleriyle ilgili İçişleri Bakanlığı'nın Başbakanlığa yazdığı 18 Temmuz 1929 tarihli "gizli raporun" 11. maddesindeki "Dersim, ruh meselesidir. Kürt harekatına istinat noktası teşkil eder. Haydaranlı, Bahtiyarlı, Lolanlı, Balabanlı, Karakiyhili, Arelli ve Çarıklı aşiretlerinin tamamen elde edilmesi lazım geldiğinden bu hususu Hoybun Cemiyeti deruhte eder. Bu durum müştereken tesbit edilerek karar altına alınmıştır." ifadeleri, Dersim İsyanı'nın hazırlıklarının Ağrı İsyanı öncesinde başladığını göstermektedir. Nitekim Ağrı İsyanı'na destek olan isyancılardan bazıları Dersim İsyanı'nda da karşımıza çıkacaktır.
Hoybun-Taşnak ittifakında önem verildiği vurgulanan Dersim bölgesinde Koçgirili Alişir, Hoybun bildirilerini aşiretler arasında yayarak bu bölgelerin de Ağrı İsyanı'na destek olmasına zemin hazırlamıştır. Sonuçta Dersim aşiretleri üzerinde dini bir otoriteye sahip olan Seyyit Rıza, devlet görevlilerine karşı direnişe geçmiş, bunun üzerine Ağrı bölgesinden oraya da kuvvet kaydırılmak zorunda kalınmıştır. Böylece merkezi Ağrı olan ayaklanmanın bütün Doğu Anadolu bölgesine yayılması hedeflenmiştir. Hoybun Cemiyeti dağıttığı

Dersim Dosyası: Dersim Yalanları Ve Gerçekleri -1- Sinan MEYDAN

Daha önce kamuoyuyla paylaşılmayan belge ve bilgilerle yeni bir Dersim Dosyası:



Genç Cumhuriyetin Dersim'e yönelik operasyonunun nedeni Kürtleri yok etmek, soykırıma uğratmak mıdır, yoksa rejim karşıtı, bölücü bir isyanı bastırmak mıdır? Neden sadece Dersim olaylarının sonuçlarından söz edilirken olayların nedenlerinden hiç söz edilmemektedir?
Şimdi gelin hep birlikte 1937-1938'e uzanıp, Dersim İsyanı'nı anlamaya çalışalım.


DersimYalanları Ve Gerçekleri
En kanıksanmış Cumhuriyet tarihi yalanlarından biri "Atatürk'ün ve İsmet İnönü'nün liderliğindeki genç Cumhuriyetin, 1937-1938 yıllarında Dersim'de Kürtleri katlettiği!" biçimindedir. Ülkemizde bugün, tarihçisinden gazetecisine, eğitimcisinden siyasetçisine kadar neredeyse herkes, Türkiye Cumhuriyeti'nin Dersim'de bir kıyım ve katliam yaptığını peşinen kabul etmiş gibidir.
Örneğin, İsmail Beşikçi'nin bir kitabının adı, Tunceli Kanunu (1935) ve Dersim Jenosidi' dir. Hasan Cemal'in bir yazısının adı da, Dersim Katliamını Mazur Göstermeye Çalışmanın Ahmaklığı Üzerine'dir.
"Dersim yalanı" Türkiye'de son zamanlarda sıkça siyasete alet edilmeye de başlanmıştır. Örneğin, Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, Meclis kürsüsünden defalarca "Tek Parti döneminde Dersim'de katliam yapıldı!" demiştir.

19 Şubat 2012 Pazar

Hortumcu demokrat! - Necati Doğru

Hortumcu demokrat! - Necati Doğru
Az lafla anlatmaktan yanayım. Yapılmamış darbeden ötürü hapse konulmuş generale vurarak “demokrat” olunamaz. 74 yıl önce ölmüş Mustafa Kemal Atatürk’e saldırarak da “demokrasi”  geliştirilemez.
Demokrat mısın!
Şeffaf olacaksın.
Görünür duracaksın.
Devlet parası 2 yoldan soyuluyor .
Devlet mal alırken.
Devlet malını satarken.
Devletin soyulmasını iyi anlatabilmek için “hortumculuk” deyimi bulundu. Hortumculuğu en aza indirebilirsen o zaman ülkeye “gerçek demokrasinin” gelmesine hizmet etmiş olacaksın.
Herkes biliyor.
Hortum çarkının 3 ayağı var.

12 Şubat 2012 Pazar

Yılmaz Güney Şiirleri



ARKADAŞ



Olmasın o ta içten
Gülen gözlerde yaş
Bir gün gelip ayrılsak da
Seninle arkadaş

Bir kıvılcım düşer önce
Büyür yavaş yavaş
Bir bakarsın volkan olmuş
Yanmışsın arkadaş



Dolduramaz boşluğunu
Ne ana ne kardaş
Bu en güzel bu en sıcak
Duygudur arkadaş

Ortak olmak her sevince
Her derde kedere
Ve yürümek ömür boyu
Beraberce el ele

Olmayacak o ta içten
Gülen gözlerde yaş
Bir gun gelir ayrılsak da
Seninle arkadaş

--------------------------------------------------------------------------------
KENDİM İÇİN YAŞAMIYORUM


hayatı kendim için yaşamıyorum. ve korkmuyorum
hiç birşeyden. başıma gelecekleri de biliyorum.

Yılmaz Güney ''Arkadaş'' Filmi Hareketli Resim Gif

Yılmaz Güney ''Arkadaş'' Filmi Hareketli Resim Gif



Yılmaz Güney - Melike Demirağ


Bir kıvılcım düşer önce
Büyür yavaş yavaş
Bir bakarsın volkan olmuş
Yanmışsın arkadaş

Melike Demirağ - Arkadaş - Orjinal plak kayıt (Müzik Videoları)

Siyasi Forum Siyasi-Politik Haber - Makale - Yazılar -- Sosyoloji Toplum bilimi , sosyoloji ders notları

İşkenceler, idamlıklar, tecrit odalar: Burası Ulucanlar

Ulucanlar Cezaevi, 81 yıllık faaliyet süresi içinde İskilipli Atıf Hoca, Deniz Gezmiş, Necdet Adalı, Hüseyin İnan ve Mehmet Pehlivanoğlu'nun da bulunduğu 19 kişinin idam edilmesiyle, işkencelerle hafızalardaki yerini aldı.
Ulucanlar Cezaevi, 81 yıllık faaliyet süresi içinde İskilipli Atıf Hoca, Deniz Gezmiş, Necdet Adalı, Hüseyin İnan ve Mehmet Pehlivanoğlu'nun da bulunduğu 19 kişinin idam edilmesiyle, işkencelerle hafızalardaki yerini aldı. Altındağ Belediyesi, çoğu kişinin hatırlamak dahi istemediği bu mekanı, aslına uygun olarak dizayn ederek